Altın fiyatları zirveyi koruyor! Eskişehir altın fiyatları 23.06.2022

Eskişehir altın fiyatları yeni güne yükselişle başladı. Yatırımcıların güvenli limanı olan altın yönünü yeniden yukarı çevirdi. Spot altının ons fiyatı ise 1.830 doların üzerinde değerleniyor.
Dolar 17,3570 liradan, euro ise 18,3440 liradan güne başladı. İstanbul Kapalıçarşı'da 17,3550 liradan alınan dolar 17,3570 liradan, 18,3420 liradan alınan euro ise 18,3440 liradan satılıyor. Son kapanışta dolar 17,35 liradan, euro ise 18,33 liradan satılmıştı.

Eskişehir altın fiyatları

• Gram altın ne kadar?

Alış: 1.023,41 TL
Satış: 1.023,58 TL

• Çeyrek altın ne kadar?

Alış: 1.672,00 TL
Satış: 1.687,00 TL

• Yarım altın ne kadar?

Alış: 3.335,00 TL
Satış: 3.371,00 TL

• Cumhuriyet altını ne kadar?

Alış: 6.671,00 TL
Satış: 6.720,00 TL

Günün önemli ekonomik gelişmeleri

Borsa güne yükselişle başladı
Açılışta BIST 100 endeksi, önceki kapanışa göre 1,77 puan ve yüzde 0,07 değer kazanarak 2.576,07 puana yükseldi.

Bankacılık endeksi yüzde 0,01'lik sınırlı yükseliş kaydederken, holding endeksi yüzde 0,06 geriledi. Sektör endeksleri arasında en çok kazandıran yüzde 1,5'le finansal kiralama, faktoring, en fazla kaybettiren yüzde 0,7'yle menkul kıymet yatırım ortaklığı oldu.

BIST 100 endeksi, dün dalgalı bir seyir izlemesinin ardından günü yüzde 0,06 azalışla 2.574,30 puandan tamamladı.

Dün, ABD Senato'sunda para politikası raporunu paylaşan ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell, bankanın temmuz sonrası için politikalarının gelecek makroekonomik verilere göre toplantıdan toplantıya kararlaştırılacağını söyledi. Gelecek aylarda enflasyonun düştüğüne dair ikna edici kanıtlar arayacaklarını vurgulayan Powell, "Devam eden faiz artışlarının uygun olacağını öngörüyoruz." dedi. Powell, yükselen enflasyona karşı 100 baz puanlık faiz artışının masada olup olmadığına ilişkin bir soru üzerine ise "Hiçbir amaç için masadan bir şeyi kaldırmayacağım." yanıtını verdi.

Analistler, küresel pay piyasalarında Fed Başkanı Jerome Powell'ın açıklamaları sonrası karışık bir seyir izlendiğini belirterek, yurt içinde bugün açıklanacak Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) faiz kararının yatırımcıların odağına yerleştiğini söyledi.

Powell'ın ABD Kongresi'nde bugün de devam edecek Para Politikası Raporu'na ilişkin sunumu ve sonrasında vereceği mesajların küresel pay piyasaların yönü üzerinde etkili olabileceğini aktaran analistler, veri gündeminde ise dünya genelinde açıklanacak imalat sanayi ve hizmet sektörü Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) ile ABD'de haftalık işsizlik başvuruları ve ödemeler dengesinin öne çıktığını bildirdi.

Analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 2.555 ve 2.530 seviyelerinin destek olarak izleneceğini, 2.600 puanın ise önemli direnç konumuna geldiğini ifade etti.

AA Finans'ın anketine katılan ekonomistler, TCMB'nin politika faizini yüzde 14'te sabit bırakmasını bekliyor.

Yurt içi piyasalar TCMB'nin faiz kararına odaklandı

Dünya borsaları enflasyon ve resesyon riskleri arasında bocalamaya devam ederken, Powell'ın ABD Kongresi'nde iki gün sürecek yarıyıllık Para Politikası Raporu'na ilişkin sunumu ve sonrasında vereceği mesajlar yatırımcıların odağında bulunuyor.

Dün, ABD Senato'sunda para politikası raporunu paylaşan Powell, bankanın temmuz sonrası için politikalarının gelecek makroekonomik verilere göre toplantıdan toplantıya kararlaştırılacağını söyledi.

Powell, gelecek aylarda enflasyonun düştüğüne dair ikna edici kanıtlar arayacaklarını belirterek, devam eden faiz artışlarının uygun olacağını öngördüklerini ifade etti.

Fiyat istikrarını yeniden sağlamak için gereken kararlılığa sahip olduklarını vurgulayan Powell, herkese fayda sağlayan güçlü bir iş gücü piyasası koşullarının sürdürülebilirliği için enflasyonun düşürülmesinin çok önemli olduğunu kaydetti.

Powell, yükselen enflasyona karşı 100 baz puanlık faiz artışının masada olup olmadığına ilişkin bir soru üzerine ise "Hiçbir amaç için masadan bir şeyi kaldırmayacağım." yanıtını verdi.

Tahvil piyasalarında Powell'ın açıklamaları sonrası tahvil faizleri gerilerken, ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi yaklaşık 15 baz puan azalışla yüzde 3,15'e indi.

Para piyasalarındaki fiyatlamalarda ise gelecek toplantıda Fed'in politika faizini 75 baz puan artıracağına neredeyse kesin gözüyle bakılırken, eylül toplantısında da 75 baz puanlık artış ihtimali yüzde 36 seviyesinde bulunuyor.

Dün, Fed yetkilileri de açıklamalarına devam ederken, Philadelphia Fed Başkanı Patrick Harker, Fed'in enflasyonu düşürmek için neler yapılabileceğini, politika faizini yüzde 3'e çıkardıktan sonra düşünmesi gerektiğini belirtirken, Chicago Fed Başkanı Charles Evans enflasyonda iyileşme olmaması halinde temmuzda 75 baz puanlık faiz artışının uygun olacağını dile getirdi.

Öte yandan, ABD Başkanı Joe Biden, ülkede artan benzin fiyatlarıyla mücadele amacıyla federal benzin vergisinin eylül ayına kadar 3 ay süreyle askıya alınması için Kongre'ye çağrıda bulundu.

Söz konusu gelişmelerle düşüş eğilimini sürdüren Brent petrolün varil fiyatı, dün yüzde 4,7'lik düşüşün ardından bugün yatay seyirle 107,2 dolar seviyesinden işlem görüyor.

Dün New York borsasında dalgalı bir seyir izlenirken, S&P 500 endeksi yüzde 0,13, Nasdaq endeksi ve Dow Jones endeksi yüzde 0,15 değer kaybetti. ABD'de endeks vadeli işlem kontratları yeni güne ise yatay bir seyirle başladı.

Avrupa'da, yükselen enflasyonla birlikte enerji arz problemlerinin bölge ekonomilerinin büyümesini engelleyebileceği endişesi gittikçe güçleniyor.

Dün, İngiltere'de Tüketici Fiyat Endeksi yüzde 9,1 artarak ülkenin son 40 yılın en yüksek enflasyonuyla karşı karşıya kaldığına işaret ederken, bölgede Rus gazının potansiyelin yüzde 40'ına gerilemesi bölge ekonomileri için resesyon riskini güçlendiriyor.

Para piyasalarında ise Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) yıl sonuna kadar 150 baz puan faiz artıracağı fiyatlanmaya başlarken, bölgede artan enerji maliyetleri söz konusu yükselişte etkili oluyor.

Dün, Avrupa borsaları negatif bir seyir izlerken, Almanya'da DAX 40 endeksi yüzde 1,11, İngiltere'de FTSE 100 yüzde 0,88, Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,81 ve İtalya'da FTSE MIB 30 endeksi yüzde 1,36 değer kaybetti. Avrupa'da endeks vadeli işlem kontratları yeni güne de düşüşle başladı.

Asya borsaları, artan resesyon endişeleriyle birlikte yön bulmakta zorlanırken, Çin'in teknoloji şirketlerindeki regülasyon adımlarında sona yaklaşıldığına ilişkin haber akışı Çin borsasını destekliyor.

Çin'in teknoloji devi ANT Grup'un ay sonuna kadar önemli bir finansal lisans için başvuru yapacağına yönelik haberler, 2020'den bu yana devam eden regülasyon adımlarında sona gelindiği şeklinde yorumlanırken, ülke yönetiminin ekonomiyi destekleyici adımlarını hızlandırabileceği beklentisi de artıyor.

Öte yandan, BRICS Liderler Zirvesi öncesinde düzenlenen iş forumunda konuşan Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, Batı'nın Rusya'ya yönelik ekonomik yaptırımlarını, ülkelerin adını anmadan eleştirdi. Zirveden gelecek haber akışının piyasaların yönü üzerinde etkili olması bekleniyor.

Bölgede açıklanan makroekonomik verilere göre ise Japonya'da imalat sanayi Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) 52,7'ye gerilerken, hizmet sektörü PMI 54,2'ye çıktı.

Bu gelişmelerle kapanışa yakın Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 0,6 gerilerken, Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 0,2, Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 1,3 ve Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 2 değer kazandı.

Yurt içinde, gözler bugün TCMB'nin gerçekleştireceği Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısına çevrilirken, AA Finans'ın beklenti anketine katılan ekonomistler, TCMB'nin politika faizini yüzde 14'te sabit bırakacağını öngörüyor.

Dün küresel pay piyasalarındaki belirsizliklere paralel dalgalı bir seyir izleyen Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, günü yüzde 0,06 azalışla 2.574,30 puandan tamamladı.

Dolar/TL dün yatay bir seyirle 17,3420'den kapanmasının ardından bugün bankalararası piyasanın açılışında 17,3510 seviyesinde işlem görüyor.

Analistler, bugün TCMB'nin faiz kararının yanı sıra Fed ve ECB yetkililerinin sözle yönlendirmelerinin de takip edileceğini belirterek, veri gündeminde ise dünya genelinde açıklanacak imalat sanayi ve hizmet sektörü PMI ile ABD'de haftalık işsizlik maaşı başvuruları ve ödemeler dengesinin öne çıktığını kaydetti.

Teknik açıdan BIST 100 endeksinde 2.555 ve 2.530 seviyelerinin destek konumunda olduğunu dile getiren analistler, 2.600 puanın önemli direnç konumuna geldiğini söyledi.

Fed Başkanı Powell: Devam eden faiz artışlarının uygun olacağını öngörüyoruz
Powell'ın ABD Kongresi'nde iki gün sürecek yarıyıllık Para Politikası Raporu'na ilişkin sunumu başladı.

Sunumun ilk gününde ABD Senatosu Bankacılık, Konut ve Kentsel İşler Komitesi'nde konuşan Powell, Fed'in yüksek enflasyonun neden olduğu zorluğun farkında olduğunu yineledi.

Powell, "Enflasyonu düşürmeye güçlü şekilde bağlıyız ve bunu yapmak için süratle hareket ediyoruz." dedi.

Fiyat istikrarını yeniden sağlamak için gereken kararlılığa sahip olduklarını vurgulayan Powell, herkese fayda sağlayan güçlü bir iş gücü piyasası koşullarının sürdürülebilirliği için enflasyonun düşürülmesinin çok önemli olduğunu kaydetti.

"Birçok yabancı ekonomide de enflasyon hızla arttı"
Powell, enflasyonun uzun vadeli yüzde 2 hedefinin oldukça üzerinde kalmaya devam ettiğine işaret ederek, talebin güçlü olduğunu, arz kısıtlarının beklenenden daha uzun sürdüğünü ve fiyat baskılarının çok çeşitli mal ve hizmetlere yayıldığını anlattı.

Rusya'nın Ukrayna'ya saldırısından kaynaklanan ham petrol ve diğer emtia fiyatlarındaki artışın, benzin fiyatlarını artırdığını ve enflasyon üzerinde yukarı yönlü ek baskı oluşturduğunu belirten Powell, ayrıca Çin'deki yeni tip koronavirüs (Kovid-19) karantinalarının devam eden tedarik zinciri kesintilerini daha da kötüleştirmesinin muhtemel olduğunu dile getirdi.

Powell, "Geçtiğimiz yıl boyunca birçok yabancı ekonomide de enflasyon hızla arttı." değerlendirmesinde bulundu.

"Finansal koşullardaki sıkılaşma, büyümeyi yavaşlatmaya devam etmeli"
Genel ekonomik faaliyetin ilk çeyrekte yavaşladığını anımsatan Powell, son göstergelerin tüketim harcamalarının güçlü kalmasıyla birlikte reel gayrisafi yurtiçi hasıla (GSYH) büyümesinin bu çeyrekte hızlandığını gösterdiğini kaydetti.

Powell, "Son aylarda gördüğümüz finansal koşullardaki sıkılaşma, büyümeyi yavaşlatmaya devam etmeli ve talebin arz ile daha iyi dengelenmesine yardımcı olmalıdır." diye konuştu.

İş gücü piyasasının son derece sıkı kalmaya devam ettiğini belirten Powell, iş gücü talebi çok güçlüyken, iş gücü arzının baskı altında kalmaya devam ettiğini ifade etti.

Powell, yüksek enflasyonun oluşturduğu risklere karşı son derece dikkatli olduklarını vurgulayarak, politikalarının hızla gelişen ekonomik ortama uyum sağladığını ve bunu yapmaya devam edeceğini kaydetti.

"Enflasyonun düştüğüne dair ikna edici kanıtlar arayacağız"
Federal Açık Piyasa Komitesinin (FOMC) faiz oranında devam eden artışların uygun olacağını beklentisini yinelediğine işaret eden Powell, bilanço küçültme sürecini de başlattıklarını hatırlattı.

Powell, "Gelecek aylarda, enflasyonun yüzde 2'ye dönmesiyle tutarlı olarak, enflasyonun düştüğüne dair ikna edici kanıtlar arayacağız. Devam eden faiz artışlarının uygun olacağını öngörüyoruz, bu değişikliklerin hızı, gelen verilere ve ekonominin gelişen görünümüne bağlı olmaya devam edecek." dedi.

Kararlarını toplantıdan toplantıya vereceklerini ve düşüncelerini olabildiğince açık bir şekilde iletmeye devam edeceklerini belirten Powell, belirsiz ortamda uygun para politikası yapmanın ekonominin genellikle beklenmedik şekillerde geliştiğinin kabul edilmesini gerektirdiğini kaydetti.

Powell, "Enflasyon geçen yıl boyunca açıkça yukarı yönlü şaşırttı ve başka sürprizler olabilir. Bu nedenle, gelen verilere ve gelişen görünüme yanıt vermede atik olmamız gerekecek." dedi.

Fiyat istikrarını sağlamak için gerekli önlemleri almaya kararlı olduklarını yineleyen Powell, Amerikan ekonomisinin çok güçlü ve daha sıkı para politikasıyla başa çıkmak için iyi bir konumda olduğunu belirtti.

"Resesyon kesinlikle bir olasılık"
Powell, ABD Senatosu Bankacılık, Konut ve Kentsel İşler Komitesi üyelerinin enflasyon ve resesyona ilişkin sorularını yanıtladı.

Faiz oranlarının hızla yükseltilmesinin ülke ekonomisini resesyona sürükleyip sürüklemeyeceğine yönelik bir soru üzerine Powell, "Kesinlikle bir olasılık. Bu bizim hedeflediğimiz bir sonuç değil ama kesinlikle bir olasılık." dedi.

Powell, son birkaç ayda dünyada yaşananların bankanın yüzde 2'lik enflasyon hedefini gerçekleştirmesini zorlaştırdığını aktardı.

Ekonominin güçlü, tüketiciler ile işletmelerin iyi durumda olduğunu anlatan Powell, "Şu anda bir resesyon olasılığını özellikle yüksek görmüyorum." diye konuştu.

Powell, yükselen enflasyona karşı 100 baz puanlık faiz artışının masada olup olmadığına ilişkin bir soru üzerine ise "Hiçbir amaç için masadan bir şeyi kaldırmayacağım." yanıtını verdi.

Fed'in fiyat istikrarını yeniden sağlamak için gerekli adımları atacağını vurgulayan Powell, enflasyonun düştüğüne dair ikna edici kanıtlara ihtiyaçlarının olduğunu ifade etti.

Powell, yüksek enflasyonun kalıcı hale gelmesine izin vermenin ekonomi için resesyondan daha acı verici olabileceğini belirterek, "Bu görevde başarısız olamayız." dedi.

ABD'de enflasyonun son 18 ayda yükseldiği göz önüne alındığında Ukrayna'daki savaşın ABD'deki enflasyonun birincil itici gücü olup olmadığına dair bir soru üzerine Powell, "Ukrayna'daki savaş çıkmadan önce enflasyon kesinlikle yüksekti." diye konuştu.

Powell, artan petrol fiyatlarına ilişkin bir soruya ise "Petrol fiyatları konusunda yapabileceğimiz hiçbir şey yok." yanıtını verdi. Petrol fiyatlarının küresel düzeyde belirlendiğini kaydeden Powell, bunları etkileyecek araçlara sahip olmadıklarını aktardı.

Son enflasyon göstergelerinin Fed'in faiz artırımlarını hızlandırması gerektiğini gösterdiğini belirten Powell, politika faizi oranlarının hala nispeten düşük olduğunu, daha nötr bir seviyeye çıkmasını istediklerini kaydetti.

Powell, faiz artırımlarının konut fiyatları üzerinde hızlı bir etkisinin olması gerektiğine işaret ederek, konut piyasasında yavaşlama görüldüğünü aktardı.

Finansal hizmetler güven endeksi geriledi
2022 yılı Haziran ayında finansal hizmetler güven endeksi (FHGE), bir önceki aya göre 4,9 puan düşüş kaydederek 168 seviyesinde gerçekleşti.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), 2022 yılı Haziran ayında Finansal Hizmetler Anketi sonuçlarını açıkladı. Sonuçlar finansal sektörde faaliyet gösteren 155 kuruluşun yanıtlarının ağırlıklandırılıp toplulaştırılmasıyla elde edilerek değerlendirildi.

Buna göre 2022 yılı Haziran ayında FHGE, bir önceki aya göre 4,9 puan düşüş kaydederek 168 seviyesinde gerçekleşti. Endeksi oluşturan anket sorularına ait yayılma endeksleri incelendiğinde, son üç aydaki hizmetlere olan talebin FHGE'yi artış yönünde etkilediği, son üç aydaki iş durumu ile gelecek üç aydaki hizmetlere olan talep beklentisinin ise FHGE'yi azalış yönünde etkilediği görüldü.

İş durumu ve hizmetlere olan talebe ilişkin değerlendirmelere göre, son üç ayda iş durumunda iyileşme olduğu yönündeki değerlendirmeler ile gelecek üç ayda hizmetlere olan talepte artış olacağı yönündeki beklentilerin bir önceki aya kıyasla zayıflayarak devam ettiği gözlendi. Son üç ayda hizmetlere olan talepte artış olduğu yönündeki değerlendirmelerin ise güçlendiği görüldü.

2022 yılı Haziran ayında, ‘Finans ve Sigorta Faaliyetleri’ sektöründe güven endeksleri alt sektörler itibarıyla değerlendirildiğinde, "64-Finansal Hizmet Faaliyetleri (sigorta ve emeklilik fonları hariç)“ ve "66-Finansal Hizmetler ile Sigorta Faaliyetleri için Yardımcı Faaliyetler" sektörlerinde bir önceki aya göre sırasıyla 5,5 ve 16,4 puanlık azalış olduğu, "65-Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Fonları (zorunlu sosyal güvenlik hizmetleri hariç)“ sektöründe ise 9,9 puanlık artış olduğu gözlendi.