"Eskişehirliler yerel basını gerektiği gibi desteklemiyor"

Türkiye Gazeteciler Sendikası Eskişehir Temsilciliği tarafından düzenlenen "Seçime giderken basın ne diyor?” konulu söyleşi Taşbaşı Kültür Merkezi kırmızı salonda gerçekleştirildi. Şirin Payzın’ın konuşmacı olarak katıldığı söyleşinin moderatölüğünü TGS Eskişehir Temsilcisi Şenay Birlik Yıldırım yaptı. Söyleşiye Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet'in Ataç, Sivil Toplum Kuruluşlarının Temsilcileri, basın mensupları ile çok sayıda davetli katıldı. 

"GAZETELERİN YAŞAMASI LAZIM" 
Panelin açılış konuşmasını Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen yaptı. Büyükerşen konuşmasında özellikle yerel basının yeteri kadar desteklenmediğini ifade ederek, "Eskişehir günümüzde gazeteciliği, hakikaten dikkate alınacak kadar yazarları olan, muhabirleri olan, iyi bir haberleşme organı halkı aydınlatma organı olarak ön sıralarda yer alabilir ama bana sorarsanız biz Eskişehirliler yerel basını gerektiği gibi desteklemiyoruz. Ticaret erbabı, sanayi erbabı bugün için Türkiye'nin içinde bulunduğu ekonomik şartları bir tarafa bırakacak olursak Türkiye belki ekonomik olarak sıkıntılı günlerden geçiyor ama ilanlarıyla, reklamlarıyla desteklemek suretiyle, aslında kendi özgürlüklerini, kendi duymak istediklerini, hissetmek istedikleri özgürlüklerine; haber alma özgürlüğü başta olmak üzere rahatlıkla inanabilmeleri için o gazetelerin yaşaması lazım. Bunların yaşatabildiğimizi söylemek oldukça güçtür. Tabii bu yerel bir meseledir belki...” dedi. 

"BİRER KAHRAMANDIR"
Başkan Yılmaz Büyükerşen, “Eskişehir Sanayi Odası, Eskişehir Ticaret Odası, Eskişehir'in çeşitli meslek kuruluşları destek ve yardımda bulunabilirler. Gazetelerimize ne yazık ki bulunabildikleri tek yardım zayi ilanlarından ibaret. Gazetecilik gazetecilikle gelir sağlayan, gazetecilikle gerekli fikir işçilerine çalıştırıp istihdam yaratabilen bir meslek dalıdır. Bunun böyle olduğunu özellikle ifade etmek durumundayım. Ama ne yazık ki yıllardan beri benim de gençlik yıllarımda yaptığım gazetecilikten bugüne kadar sadece baskı teknikleri karşısında yenilemenin ötesinde Anadolu basınına ki Anadolu basını diye daha çok genelleştirilerek ifade edilir. Yerel basın ve kendilerine resmi ilan diye kamu kurumlarının ilan verdikleri gelir kaynağını kullanabilen, ondan yararlanabilen, onun için de bir sürü şartları yerine getirmek mecburiyetinde olan bir meslek dalı belki de... Bugün ekonomik koşullar, en büyük zorlukları yaşayan bir meslek dalıdır. Türkiye'de bugünkü koşullarda neler yapılması lazım geldiğinin kendi paylarına düşen mücadelesini veren kahraman kimselerdir gazeteciler. Bugün şimdi bu dertlere eğilip onların sorunlarını halledebilmemiz için 212 sayılı kanunun kabul edildiğini, mecliste kabul edildiği günü hatırlıyorum. Bu kanun hala yürürlükte olan bir kanundur, hala çalışan fikir işçilerini büyük sermayeye karşı koruyan ve basının büyük sermayenin organı olmaktan çok halkın temsilcisi organları olduğunu hissettirebilmek gibi bir tabloyla karşı karşıyayız" dedi.


Büyükerşen’in konuşmasının ardından Şirin Payzın, soruları cevaplayarak basın hakkında konuştu.